Bu bölümde, periorbital bölgenin yaşlanma sürecindeki değişimler ve dolgu uygulamalarının kullanımı ele alınmaktadır. Yüzün yaşlanması birçok faktörün etkisiyle gerçekleşen karmaşık bir süreçtir ve bu süreçte cilt altı yağ dokusundaki atrofi ve redistribüsyon ile kemik çatıdaki değişimler önemli rol oynamaktadır. Periorbital bölge, yaşlanmanın ve yorgunluğun belirtilerinin ilk olarak ortaya çıktığı bölgedir ve dermal dolgu uygulamaları bu bölgede sıklıkla kullanılan bir yöntemdir. Dolgu uygulamalarında bazı faktörler sonuçları etkileyebilir, bu faktörler arasında cilt tipi, ışık refleksi ve gözyaşı oluğunun belirginliği yer almaktadır. Gözyaşı oluğu, yaşlanma süreciyle birlikte derinleşir ve dolgu uygulamalarıyla düzeltilebilir. Uygulama öncesi dikkat edilmesi gereken hususlar arasında damar hasarı ve kanama riski, lenfatik drenajın hassas olması ve masajın önemi bulunmaktadır. Dolgu materyali seçimi de önemlidir ve periorbital bölgede kullanılan dolguların lenfatik dolaşımı etkilemeyecek şekilde seçilmesi gerekmektedir. Kollajen dolgular ve hyalüronik asit dolguları en yaygın kullanılan dolgu tipleridir. Hyalüronik asit, derinin bir yapısal bileşeni olduğu için daha avantajlıdır ancak biyobozunurluğu hızlı olduğu için kullanımı sınırlıdır.(AI)