Bu bölümde, Türk toplumundaki çokkültürlü durumun son yıllarda komşu ülkelerden gelen göç artışıyla daha da önemli hale geldiği belirtilmektedir. Göçmenlerin aile, çocuk yetiştirme uygulamaları, sağlık ve hastalık rolleri gibi konulardaki belirli inançları ele alınması gereken konular arasındadır. Kültürel olarak doğru bakım vermeden önce, profesyonelin bireysel farklılıklar ve benzerlikler hakkında bilgi sahibi olması gerekmektedir. Farklı kültürel özelliklere sahip bireylerin sağlık ihtiyaçları da farklılık göstermektedir. Bireylere kültürel varlıklarını ifade etmelerine izin verilmeli, değerleri saygı görmeli ve buna göre bakım verilmelidir. Hastanın kültürel değerleri, inançları ve uygulamaları, hastaya bütüncül bir yaklaşımda en önemli adımlardır. Kültürlerarası bakım yaklaşımında, hemşireler ve ebelikler çeşitli engellerle karşılaşmaktadır. Bu nedenle, bu derlemede, hemşirelerin ve ebeliklerin kültürel duyarlılıklarının gelişimindeki engeller ve farklı kültürlerden bireylere bakım verirken yaşanan sorunlar ve bu sorunlara yönelik çözümler açıklanmaktadır. Kültürlerarası duyarlılık, kültürlerarası iletişim becerilerinin bir parçasıdır ve \"kültürel farklılıkları anlama, kabul etme ve takdir etme konusunda motivasyon sağlamak için gereken aktif istek\" olarak tanımlanmaktadır. Hemşireler ve ebeliklerde kültürel duyarlılığın gelişimine yönelik çeşitli engeller bulunmaktadır. Bakım verenlerin kendi kültürlerini en iyi kültür olarak görmeleri, bakım alan bireylerin inanç ve değer yargılarını etkilemektedir. Bakıcı ve hasta arasındaki kültürel değerler birbirleriyle uyuşmayabilir. Hemşireler ve ebelikler, belirli bir etnik topluluğa yönelik yanlış anlamalar, önyargılar, klişeleşmiş fikirler ve eksik bilgiye sahip olabilirler. Önceki deneyimlerden gelen fikirler, kültürlerarası yaklaşımı etkileyebilir. İletişime açık olan hastalara diğer hastalara göre daha fazla zaman harcamak, kültürel duyarlılığın ve kültürlerarası bakımın gelişimine yönelik bir engeldir. Kültürel özelliklerin iyi tanımlanması, bireye, aileye ve topluma istenen bakımın sağlanmasını sağlamak için gereklidir. Bireyin din, toplumdaki sorumlulukları, göç durumu, iletişim özellikleri, sağlık ve hastalık algısı, sağlığı koruma ve geliştirme davranışları, hastalıklarla mücadele yolları, ekonomik durumu, aile yapısı, cinsiyet rolleri, beden imajındaki değişiklikler, beslenme, giyim, evlilik hayatı, cinsel yaşam, nüfus politikası, gebelik ve doğum için başvurular, kişisel hijyen gibi kültürel farklılıkların olduğu bulunmuştur.(AI)