Diz kıkırdak yaralanmaları oldukça yaygın bir durumdur. Yapılan araştırmalarda, diz artroskopisi yapılan hastaların %63'ünde kıkırdak lezyonu tespit edilmiştir. Bu yaralanmaların tedavi edilmediği durumlarda, eklem kıkırdağında iyileşme beklenmez ve osteoartrit gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Bu nedenle, fokal kıkırdak hasarlarının erken teşhis edilmesi ve uygun şekilde tedavi edilmesi önemlidir. Fokal kıkırdak hasarı, tek başına görülebileceği gibi menisküs yırtığı veya ön çapraz bağ yetmezliği gibi durumlarla birlikte de görülebilir. Hastaların semptomları sessiz ilerleyen bir lezyondan ağrı, hareket kısıtlılığı ve fonksiyon kaybına kadar değişebilir. Kıkırdak dokusunun sınırlı iyileşme potansiyeli, tedavi seçeneklerini zorlaştırmaktadır. Tedavi seçenekleri arasında palyatif yöntemler, kemik iliği uyaran yöntemler, hücre temelli tedaviler ve doku transplantasyonu temelli tedaviler bulunmaktadır. Hangi tedavi yönteminin seçileceği, hastanın durumuna, lezyonun büyüklüğüne ve yerine, cerrahın tercihine ve tedavinin ulaşılabilirliğine bağlı olarak değişmektedir. Diz kıkırdak yaralanmalarının erken teşhis ve tedavi edilmesi, hastaların yaşam kalitesini artırmak için önemlidir.(AI)