Bu bölümde, günümüzdeki ve gelecekteki sepsis biyobelirteçleri hakkında bilgi verilmektedir. Sepsis, vücudun bakteriyel, fungal veya viral enfeksiyona immünolojik cevabıdır ve sistemik enflamasyonla karakterizedir. Sepsis teşhisi, hastanın semptomları, radyolojik incelemeler, biyobelirteçlerin araştırılması ve enfeksiyondan sorumlu olan mikroorganizmanın tanımlanması gibi laboratuvar testleri ile birleştirilen klinik bulgulara dayanır. Biyobelirteçler, kan ve vücut sıvılarında ölçülebilir miktarda bulunan moleküllerdir ve sepsis tanısında erken teşhis, risk sınıflandırma, değerlendirme ve prognoz tahmininde rol oynayabilirler. İdeal bir biyobelirteçte aranan özellikler ise biyokimyasal olarak stabil olması, düşük kan miktarları ile çalışılabilmesi, hızlı, ucuz, basit ve otomatize sistemle saptanabilmesi, duyarlılığının yüksek olması, bakteriyel ve viral patojeni ayırt edebilmesi, enflamatuar yanıt ve organ disfonksiyonuyla bağıntılı olmasıdır. Sepsis değerlendirmesinde kullanılmak üzere birçok biyobelirteç belirlenmiştir, bunlar arasında sitokinler, kemokinler, hücre belirteçleri, reseptörler ve faz proteinleri bulunmaktadır. Bu biyobelirteçlerin kullanımı, uygun bir tedavi oluşturmak ve hastayı iyileştirmek için kritik bir öneme sahiptir.(AI)