Yumuşak doku yaralanmaları, acil tıp pratiğinde en sık karşılaşılan durumlardan biridir. Ancak, doğru tanı ve tedavi konusundaki yetersizlikler ciddi komplikasyonlara ve morbiditeye yol açabilmektedir. Bu durum, Amerika Birleşik Devletleri'nde açılan malpraktis davalarının önemli bir kısmını oluştururken, ülkemizde de malpraktis yasası gereği hekimlerin daha dikkatli olması zorunlu hale gelmiştir. Bu bölümde, derinin anatomisi ve görevleri, yaralanma mekanizmaları, yara iyileşmesi ve sık karşılaşılan yumuşak doku yaralanmalarının tanı ve tedavileri ele alınacaktır. Deri, epidermis, dermis ve subkütan doku olmak üzere üç tabakadan oluşur. Epidermis, çok katlı bir tabakadır ve dermisteki yağ bezlerinden salınan sebum ile bir arada tutulan hücrelerden oluşur. Dermis, kaba ve sağlam bir tabakadır ve içerisinde epidermal ekler, sinirler, damarlar ve çeşitli hücreler bulunur. Subkütan doku ise vücudu koruma ve enerji depolama görevi görür. Derinin başlıca görevleri arasında koruma, ısı regülasyonu ve duyu yer alır. Yaralanma mekanizması, vücudun enerji ile karşılaşması sonucunda meydana gelir. Enerji, ısı, elektrik veya kinetik enerji şeklinde olabilir. Hareket halindeki bir cismin kinetik enerjisi, hareketin durmasıyla başka bir enerji şekline dönüşebilir. Yaralanmaların doğru tanı ve tedavi edilmesi, ciddi komplikasyonların önlenmesi açısından büyük önem taşır.(AI)