Extracorporeal Membrane Oxygenation Support In Thoracic Surgery

Yayın Yılı: 2021
Sayfa Sayısı: 55-66
DOI:
Kitap Dili : İngilizce

Ekstrakorporeal membran oksijenasyonu (ECMO), yaşam desteği sağlayan bir tekniktir. Bu teknik, 1953 yılında John Gibbon tarafından 18 yaşındaki bir kadın hastada atriyal septal defektin başarılı bir şekilde kapatılmasıyla tarihinde ilk kez kullanılmıştır. 1971 yılında ise Dr. J.D. Hill, akut solunum sıkıntısı sendromu (ARDS) gelişen 24 yaşındaki bir erkek hastada operasyon odası dışında ekstrakorporeal dolaşımı başarılı bir şekilde kullanmıştır. 2009 yılında yayınlanan CESAR (Ağır Erişkin Solunum Yetmezliği için Konvansiyonel ventilatör desteği vs. Ekstrakorporeal membran oksijenasyonu) çalışması ile ECMO'nun erişkin solunum yetmezliğinde konvansiyonel tedaviye göre daha iyi sonuçlar sağladığı gösterilmiştir. Son 10 yılda teknolojik gelişmelerle birçok merkezde ECMO rutin olarak kullanılmaktadır. Bu bölümün amacı, ECMO'nun torasik cerrahideki kullanım alanlarını tanımlamak ve mekanik sistemdeki bazı hassas noktaları gözden geçirmektir. ECMO endikasyonu, en iyi tedaviye rağmen hipoksiye bağlı solunum yetmezliğinde beklenen mortalite riski %50'nin üzerinde ise değerlendirilir. %80'den yüksek bir mortalite riski varsa ECMO uygulanması önerilir. ELSO kılavuzları şu anda mortalite riskini belirlemek için PaO2/FiO2 oranı ve Murray skorunun bir kombinasyonunu kullanmaktadır. Hastanın değerlendirmesinin her 6 saatte bir güncellenmesi önerilir. ECMO için çok az mutlak kontrendikasyon vardır, çünkü bu bir yaşam desteği tedavisidir. Solunum yetmezliğinin geri dönüşümsüz bir nedeni, beyin ölümü, aktif kanama veya 6 aydan daha kısa bir yaşam beklentisi ECMO tedavisi için kabul edilen kontrendikasyonlardır. Genel torasik cerrahide, akciğer nakli (LTx) ve kardiyorespiratuvar yetmezlik durumunda ECLS tekniklerinin kullanımı artmaktadır. Kullanılan tekniklere bağlı olarak, ECLS kısa veya orta vadeli ekstrakorporeal mekanik destek sağlayabilir, karbondioksit (CO2) temizliğine yardımcı olabilir, oksijen (O2) zenginleştirmesine yardımcı olabilir ve kardiyo-sirkülatuar desteğe sağlayabilir. ECLS tekniklerinin amacı, başarısız solunum ve/veya kardiyo-sirkülatuar sistemleri sağlamak ve iyileşmeyi kolaylaştırmak (iyileşme için köprü), nakil için (nakil köprüsü) veya başka bir ECLS cihazına veya yapılandırmaya geçmek (köprüden köprüye). Klinik açıdan, 'ECLS' ve 'ECMO' iki ayrı terimdir; 'ECLS' kardiyorespiratuvar desteği sağlar, 'ECMO' ise sadece solunum desteği sağlar. ECLS, tüm ekstrakorporeal mekanik kardiyorespiratuvar destek tekniklerini içeren genel bir terimdir. Torasik cerrahide yaygın olarak kullanılan ECLS teknikleri ECMO, pompsuz girişimsel akciğer yardımcı cihaz 'Novalung' (Xenios AG, Heilbron, Almanya) ve ekstrakorporeal CO2 uzaklaştırma (ECCO2R) dir. ECMO, venovenöz (VV) ve venoarteriyal (VA) olarak 2 farklı şekilde uygulanabilir. VV ECMO'nun en yaygın endikasyonu, doğrudan veya dolaylı akciğer hasarına bağlı olarak ortaya çıkabilen ARDS'nin geniş kategorisidir. Pnömoni, aspirasyon, sepsis ve masif transfüzyonla ilişkili travmatik hemorajik şok, ECMO desteği için başvuruya yol açan ARDS'ye neden olan en yaygın nedenlerdir. Daha az yaygın nedenler arasında pulmoner emboli, yağ emboli, boğulma, reperfüzyon hasarı, ilaç aşırı dozu, pankreatit ve transfüzyonla ilişkili akut akciğer hasarı bulunur. VV ECMO, torasik cerrahide en sık kullanılan ECLS tekniğidir. VV ECMO, sağ atriyuma yönlendirilen bir girişle vital organların optimal oksijenasyonunu sağlar ve çok yüksek kan akımlarına ulaşma kapasitesine sahiptir; devresi 2 kanül veya periferik damarlar aracılığıyla perkütan olarak yerleştirilen tek bir çift lümenli kanül içerir. Üç farklı şekilde uygulanabilir: 1. Femoral-femoral ven ECMO: Kanüller her iki taraftan ortak femoral venlerden yerleştirilir. Venöz drenaj kanülü bir femoral venin içinden ileri doğru hareket ettirilir ve uç en az 2 cm diyaframın altına inferior vena kavaya (IVC) yerleştirilir. Geri dönüş(AI)

Bu kitabın bölümleri bulunmamaktadır.

Atıf Sayısı :