Okuryazar Çocuklar Yetiştirmek: Okuma Hakkını Kullanma Bağlamında Anlama Eğitimi
Anahtar Kelimeler
İlkokul öğrencileri için okuryazarlığın oluşması, okuma ve yazma
becerileri ile sınırlı olmaktan çok öte anlama, öğrenme ve düşünme ile ilişkilidir.
Okuma ve yazmaya yönelik bilinç kazanmak, kitapların dışında söylemleri,
durumları ve dünyayı okuyabilmek olan okuryazarlık, çocuğun kendini tanıması,
yaşadığı toplumla etkileşime girmesi için fırsatlar sağlayan bir beceridir.
Okuduğunu anlama becerisinin geliştirilmesi, zamana ve sürekli uygulamalara
dayanan bir süreçtir. Her öğrencinin gelişimi farklılık gösterebilir. Mühim
olan onların metne karşı olumlu bir tutum geliştirmeleridir. Öğretmenler ve
okuma uzmanları, çocukların kitap okuma haklarını kullanmalarını teşvik etmek
ve okuryazarlık becerilerini geliştirmek için çeşitli yöntemler
kullanabilirler. Kitap okuma hakkı, kültür ve eğitimle ilgili haklar
çerçevesinde değerlendirilen bir kavramdır. İnsanların kitap okuma özgürlüğünü
ifade eden bu hak, kanuni ve sosyal açılardan da ele alınabilir. Her insanın
eğitim görme hakkına parasız olarak sahip olması ve bu hakkın kişiliğinin
gelişmesine yönelik olmasının vurgulanması “kitap okumanın” da temel bir hak olduğunun
kabul edilmesi gerektiği fikrini güçlü biçimde desteklemektedir. Eğitim hakkı çerçevesinde hukuki bir boyut
kazanan kitap okuma hakkı, aslında sosyal ve kültürel bir hak olarak bireysel
özgürlüklerle de doğrudan ilişkilidir. Ekonomik ve politik sorunlar, aile
özellikleri, cinsiyetler arasındaki eşitsizlikler, insan hakları ihlalleri, dil
ile ilgili yetersizlikler çocukların kitap okuma hakkının önündeki engeller
olarak sayılabilir. Kitapların, bireylerin özgür düşünmesini ve toplumların
daha bilinçli hale gelmesini sağlayan önemli araçlar olduğu düşünüldüğünde
kitap okuma hakkının ve çocuğun bu hakkını kullanmasını sağlayan tüm süreçler
düşünce özgürlüğünün gelişiminde temel bir rol oynar. Bu hak, insanın kendini
tanımasında, ifade etmesinde ve dünyayı anlamasında kolaylaştırıcı bir yol
açar.
Atıf Sayısı :