Türkiye’de Erken Çocuklukta Üstün Yetenekli Çocukların Eğitimi
Anahtar Kelimeler
Otizm
Spektrum Bozukluğu (OSB), yaygın, kalıtsal ve heterojen özellikler gösteren bir
nörogelişimsel bozukluk olarak tanımlanmaktadır. Sosyal iletişimde
yetersizlikler ve tekrarlayıcı davranış örüntüleriyle karakterize edilen OSB,
ilk kez 1943 yılında Leo Kanner tarafından gelişimsel bir bozukluk olarak
tanımlanmıştır. OSB’nin etiyolojisi tam olarak aydınlatılamamış olmakla
birlikte, genetik yatkınlık ve çevresel etmenlerin etkileşimi sonucu ortaya
çıktığı kabul edilmektedir. Erken teşhis ve müdahale, OSB’li bireylerin gelişim
süreçlerinde kritik bir rol oynamakta ve yaşam kalitelerini artırmada önemli
katkılar sağlamaktadır. Türkiye’de OSB’li çocukların eğitimi, Milli Eğitim
Bakanlığı tarafından yürütülen özel eğitim hizmetleri aracılığıyla
desteklenmektedir. Bu kapsamda, erken çocukluk döneminde uygulanan eğitim
programları, çocukların sosyal, iletişimsel ve bilişsel becerilerini
geliştirmeyi hedeflemektedir. OSB’li bireylerin gelişim süreçlerinin
desteklenmesinde, davranışsal terapiler, dil öğretimi ve doğal öğretim
stratejileri gibi kanıt temelli müdahalelerin kullanımı büyük önem arz
etmektedir. Türkiye’de OSB tanılama sürecinde kullanılan çeşitli değerlendirme
araçları, erken ve doğru tanıyı desteklemekte, bu sayede müdahale süreçlerinin
daha etkili planlanmasına olanak sağlamaktadır. Eğitimde uygulanan
bütünleştirme modelleri ile OSB’li çocukların akranlarıyla birlikte eğitim
almaları teşvik edilmekte ve bu yaklaşımlar çocukların toplumsal entegrasyonunu
artırmayı amaçlamaktadır.
Atıf Sayısı :