Karaciğer rezeksiyonları, benign ve malign karaciğer lezyonlarının tedavisinde tercih edilen bir yöntemdir. Bu ameliyatlar, karaciğer kanseri, safra yolu kanseri, nöroendokrin tümörler ve metastatik tümörler gibi çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılır. Anatomik ve non-anatomik olmak üzere iki farklı rezeksiyon tekniği vardır. Anatomik rezeksiyonlarda, karaciğerin belirli segmentleri çıkarılırken non-anatomik rezeksiyonlarda segmentlere dikkat edilmez. Rezeksiyon yöntemi, lezyonun boyutu, yerleşimi ve biyolojik özelliklerine göre belirlenir. Karaciğer rezeksiyonlarında kan kaybı önemli bir sorundur ve kanama kontrolü için çeşitli yöntemler kullanılır. Pringle manevrası, kanama kontrolünde sıklıkla kullanılan bir yöntemdir. Bu manevra, hepatoduodenal ligamanın bir lastik bantla kapatılması ve damarların klemp ile kapatılmasıyla gerçekleştirilir. Pringle manevrası, intraoperatif kan kaybını ve transfüzyon ihtiyacını azaltmada etkilidir. Ancak, hepatik venlere geri akım ve iskemi-reperfüzyon hasarı gibi dezavantajları da vardır. Karaciğer rezeksiyonlarının başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesi için hastanın vücut yapısı, kilosu ve lezyonun yerleşimine göre uygun insizyon yöntemi seçilmelidir. Ayrıca, cerrahi sınırların temizlenmesi ve kanama kontrolünün sağlanması da önemlidir. Karaciğer rezeksiyonları, uygun endikasyonlar ve uygun cerrahi tekniklerle yapıldığında düşük morbidite ve mortalite oranlarına sahip olabilir.(AI)