Kanser hastalarında en sık görülen problemlerden biri olan bitkinlik, hastaların yaşam kalitesini etkileyen bir semptomdur. Kanser tanısı alan hastaların çoğu bitkinlik yaşar ve bu semptom tedavi sürecinde artabilir ve hatta yıllar sonra bile devam edebilir. Kansere bağlı bitkinliğin gerçek sıklığı tam olarak belirlenemese de tahminlere göre genel olarak kanser hastalarının %15 ila %90'ını etkiler. Bitkinlik tanımlamak için kullanılan kriterlerin değişken olması nedeniyle kesin verilere ulaşmak zordur. Kanser hastalarında bitkinlik hem hastalar hem de klinisyenler tarafından göz ardı edilmektedir. Hastalar bitkinliği tedavi edilemeyen bir semptom olarak görürken, klinisyenler de diğer semptomlar kadar önemsemez ve etkin bir tedavi olmadığına inanır. Son yıllarda yapılan araştırmalara rağmen kanser ilişkili bitkinlik hala önemsenmemekte, tanısı atlanmakta ve yeterli şekilde tedavi edilmemektedir. Kanser ilişkili bitkinlik, kanser veya kanser tedavisiyle ilgili rahatsız edici, kalıcı, subjektif, fiziksel, duygusal ve/veya bilişsel yorgunluk veya halsizlik hissidir. Bitkinliğin mekanizması tam olarak anlaşılamamış olsa da birçok farklı mekanizma bitkinliğin gelişimine katkıda bulunur. Kemoterapi ve bazı ilaçlar bitkinliğin gelişimine doğrudan katkıda bulunabilir. Bitkinlik, kanser hastalarının yaşam kalitesini olumsuz etkileyen bir semptom olduğu için önemsenmeli ve etkin bir şekilde tedavi edilmelidir.(AI)