Bu makalede, pankreasın endokrin hastalıklarında cerrahi yaklaşımlar ele alınmaktadır. Pankreas nöroendokrin tümörler (pNET), hormon üreten ve üretmeyen tümörlerden oluşur. Bu tümörler, metabolik fonksiyonları ve yerleşim yerlerine bağlı olarak klinikte önemli bir rol oynarlar. pNET'lerin insidansı son yıllarda artmıştır ve genellikle 4-6. dekatlarda görülürler. Erkeklerde ve kadınlarda eşit oranda görülme eğilimindedirler.pNET'ler, farklı klinik özelliklere ve prognozlara sahip heterojen bir grup oluştururlar. İnsülinomalar en iyi prognoza sahipken, genel olarak fonksiyonel tümörlerin prognozu nonfonksiyonel tümörlere göre daha iyidir. Tümörün büyüklüğü, lenf nodu tutulumu, invazyon derinliği, büyüme hızı ve mitoz sayısı gibi faktörler hastalığın prognozunu etkiler.Hastalığın tanısı, semptomların varlığının biyokimyasal tetkikler ve görüntüleme yöntemleri ile desteklenmesiyle konulur. Ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi, manyetik rezonans görüntüleme ve endoskopik ultrasonografi gibi yöntemler kullanılır. Somatostatin reseptör sintigrafisi de hastalığın tanısında kullanılan bir yöntemdir.Bu makalede, pankreasın endokrin hastalıklarının cerrahi tedavi yaklaşımları üzerinde durulmaktadır. Cerrahi tedavi, tümörün büyüklüğüne, yerleşim yerine ve hastanın genel durumuna bağlı olarak belirlenir. Cerrahi tedavi, tümörün tamamen çıkarılmasını amaçlar ve hastaların prognozunu iyileştirebilir.Sonuç olarak, pankreasın endokrin hastalıklarında cerrahi tedavi önemli bir rol oynar. Bu makalede, pankreas nöroendokrin tümörlerin tanısı ve cerrahi tedavi yaklaşımları hakkında bilgi verilmektedir.(AI)