Yoğun bakım ünitesinde (YBÜ) edinilmiş güçsüzlük, “kritik
hastalıktan başka makul bir etiyoloji bulunmayan kritik hastalarda klinik
olarak tespit edilen güçsüzlük” olarak tanımlanır, en sık görülen nöromüsküler bozukluktur
ve YBÜ hastalarının klinik seyrini ve sonuçlarını etkiler. Kritik hastalık
polinöropatisi (KHP) ve kritik hastalık miyopatisi (KHM) sıklıkla aynı anda
ortaya çıkar veya birbirinden ayırt edilemez. KHP ve KHM kombinasyonu kritik
hastalık polinöromiyopatisi (KHPM) olarak adlandırılır. Kritik bir hastalığın
başlangıcından sonra ortaya çıkan, ekstremiteleri ve solunum kaslarını
etkileyen bilateral ve flask parezi olarak ortaya çıkar. Kas zayıflığı, yeniden
entübasyon oranının artmasına ve ventilatör ilişkili pnömoni, trakeostomi
ihtiyacı, uzun yoğun bakım yatış süreleri gibi komplikasyonlarla birlikte uzun
süreli ventilasyon ve weaning fazına yol açarak morbidite ve mortalitenin
artmasına neden olur. Tanıda klinik, periferik sinirlerin ve kasların elektrofizyolojik
incelemeleri ve seçilmiş vakalarda da kas biyopsisi kullanılmaktadır. Yoğun bakım ünitesinde henüz kanıtlanmış faydası olan
spesifik tedavisi bulunmadığından, sepsis tedavisini agresif bir şekilde yapmak
ve yoğun bakım ünitesinde risk faktörlerine maruziyeti en aza indirecek
stratejiler uygulamak hayati önem taşımaktadır. Hafif sedasyon, günlük sedasyon
tatilleri ve erken mobilizasyon yoğun bakım ünitesinde edinilmiş güçsüzlüğü
önlemek için en etkili stratejilerdir. Bu olgu sunumunda, COVİD-19 enfeksiyonu
sonrası yoğun bakım ünitemizde takip ve tedavi edilen KHPM olgusu tanı ve
tedavi yöntemleri literatür eşliğinde tartışılmıştır.
Atıf Sayısı :