Bitki kökenlerinin nerelere dayandığı bunların içinde de sebzeciliğin nasıl geliştiği, en önemlisi de nerede ve nasıl kültüre alınmış olabileceği günümüzde dahi net olarak cevaplanamamıştır. Her yeni bulgu (arkeolojik veya moleküler veya yeni keşifler) bir öncekini tamamlayabileceği gibi sorgulayabilmektedir. Bitkilerin kökeni, ilk tarımın başladığı yerler konusu hala muamma. Zira her yeni bulgu veya yeni teknolojik gelişme ışığındaki yorumlamalar yeni hipotezler geliştirmektedir. Günümüzde dahi geçerliliğini koruyan toplayıcılık-avcılık cevabı sanki biraz kolaya kaçmak gibi duruyor. Zira bu yöntem günümüzde dahi kullanılmaktadır. Kaldı ki büyük doğa olaylarının yaşandığı dünyamızda insanoğlunun da etki ettiği büyük etkiler de (yüksek terkipli bombalar veya aşırı kimyasal kullanımlar vb) doğanın doğasının değişimine etki etmektedir. Yeni teknolojilerin yeni maharetleriyle ortaya konacak yeni hipotezler ufukta görünüyor gibi. Türler arası beklenmedik melezlemelerin meydana getirdiği tohumların binlerce hatta milyonlarca yıl doğa veya yüksek radyasyon etkilerinden değişmeden gelmesi de biraz ihtimali düşük gözükmektedir. Olmadık türlerin bir şekilde veya beklenmedik veya şimdiki bilgiler ışında mümkün olan üremeler dışında üremelerin mümkün olabileceği gibi var olan bireylerin bir şekilde binlerce yıl boyunca değişmesi de mümkündür. Milyonlarca yıl veya en azından binlerce yıl önceki bireylerin bir şekilde değişmiş olması veya öz’ünü kaybetmiş halde veya geriye hiçbir iz bırakmadan yok olup gitmiş olabileceği de unutulmamalıdır. Bununla beraber, Hancock (2004; 2012) ve Zohary ve ark. (2012)’nin derleme sayılacak çalışmaları bu konuya ışık tutmaya devam etmektedirler ve Vavilov’dan sonra başucu eseri olarak yerini almış görünmektedir. Bu bölümde az da olsa bitki kökenlerinin nereye dayandığı, ilk kültüre alınan bitkiler ve elbette sebzelerin ilk kültüre alındığı yerler mevcut kaynaklardan istifade edilerek ve mevcut bulgularla verilmeye çalışılmıştır.
Kitap Adı:
Genel Sebzecilik
Atıf Sayısı :
