İlk
olarak 1965 yılında Moore ve ark.’ları tarafından keşfedilen S100 protein
ailesi üyeleri, spesifik bir gen tarafından kodlanmaktadır. Bu proteinler insan
vücudunda; enzim aktivasyonu, hücre içi kalsiyum konsantrasyonu, enflamatuvar
yanıt, antioksidatif süreçler, hücre çoğalması-büyümesi-farklılaşması, hücre
döngüsü modülasyonu, enerji metabolizması, transkripsiyon ve sekresyon dahil
olmak üzere birçok fizyolojik ve patolojik süreçte önemli rol oynamaktadır. Son
zamanlarda yürütülen çalışmalar; karaciğer hastalıkları, çeşitli kanser
türleri, Alzheimer ve Parkinson hastalığı gibi çeşitli nörodejeneratif
hastalıklar, romatoid artrit, osteoporoz, osteoartrit gibi kas-iskelet sistemi
hastalıkları, kardiyovasküler hastalıklar ve obezite gibi patolojik durumlarda S100
proteinlerinin ekspresyonlarının değiştiğini göstermiştir ve bu nedenle S100
proteinlerinin mevcut hastalıklar için biyobelirteç olabileceği
düşünülmektedir. Dolayısıyla S100 proteinlerinin bahsi geçen hastalıkların
patofizyolojisindeki olası rollerine ilişkin araştırmaların, bu hastalıkların
gelişimini önleme veya geciktirme açısından terapötik yaklaşımların
geliştirilmesine büyük katkı sağlayabileceği düşünülmektedir. Çalışmamızda;
S100 proteinlerinin yapıları, biyolojik etkileri ve ilgili hastalıklarda
potansiyel biyobelirteç ve yeni tedavi hedefleri olarak rolleri üzerine
odaklanılmıştır.
Atıf Sayısı :