Bu metinde, çocuk ve ergen ruh sağlığı ve hastalıkları çerçevesinde özgül öğrenme bozukluğuna yönelik psikoeğitsel müdahalelerin önemi üzerinde durulmaktadır. Değerlendirme sürecinin, çocuğun ve ailenin tanınması, gelişim öyküsünün alınması ve belirtilerin nasıl ilerlediğinin anlaşılmasıyla başladığı belirtilmektedir. Bu süreçte çocuğun bireysel olarak değerlendirilmesi ve üçüncü bir kaynağın bilgisine başvurulması gerektiği vurgulanmaktadır. Değerlendirme sürecinde gözlem, görüşme, psikolojik değerlendirme araçlarının kullanılması, öğretmenle görüşme ve ölçekler aracılığıyla çocuğa ilişkin bilgilerin alınması gibi adımların yer aldığı ifade edilmektedir. Etkili müdahaleler için doğru ve ayrıntılı bilgiye gereksinim duyulduğu belirtilerek, çocuğun güçlü ve zayıf yanlarının bilinmesinin önemine değinilmektedir. Motivasyonun tedavi ve müdahalelerde önemli olduğu ifade edilerek, özgül öğrenme bozukluğu belirtileri gösteren çocuğun güvenilir ve ayrıntılı psikolojik değerlendirmesi ve terapötik ilişki kurulmasının gerekliliği vurgulanmaktadır. Özgül öğrenme bozukluğunun bir öğrenme biçimi olduğu ve her çocuğun kendine özgü bir öğrenme biçimi ve gücü olduğu ifade edilerek, çocukların öğrenmeyle ilgili sorunlarının üstesinden gelmelerine yardımcı olunması gerektiği belirtilmektedir.(AI)